6 Aralık 2010 Pazartesi

KARTACA

Bir haftalık aradan sonra Tunus gezimize kaldığımız yerden devam ediyoruz. Şimdiki durağımız Kartaca. Başkent Tunis'in bir banliyösü yakınılığında bulunan Kartaca antik şehri, Tunus'un en büyük Turizm ve Arkeoloji öznesi. Kartaca'nın bulunduğu semte şehrin liman ve Yahudi mahallesinden geçilerek gidiliyor.
Tamamen zenginlerin oturduğu bir bölge. Birçok ülkenin Elçilik rezidansları da burada. Hemen denizin kıyısında olan harabeler, tarih kitaplarında okuduğumuz gibi Roma tarafından taş taş üstünde bırakılmayacak şekilde yerlebir edilmiş. Ayakta kalabilen ciddi bir mimari eseri yok gibi.

 Ortalıkta görünür bazı kalıntılarda daha çok hırıistiyanlık dönemi kilise benzeri yapılar. Şehri gezerken kısa bir tarihsel bilgi ekleyelim.
Kartaca (Latince: Carthago), M.Ö 814 yılında, Tunus yarımadasında kurulmuş olan bir Fenike kolonisidir. Kartaca, Fenike dilinde Kart-hadaşt yani "Yeni Şehir" anlamına gelmektedir. Kart Hadaşt, 22 sessiz harften oluşan Fenike alfabesiyle QRT-HDST olarak yazılmaktadır.
Kartaca ve Fenike yazılı kaynakları zamanımıza kadar ulaşmamıştır. Bu sonuçta kuşkusuz Pön savaşları sonunda Roma ordusunun Kartaca'yı yakıp yıkmasının da etkisi vardır.
 M.Ö. 6. yüzyılın sonlarından itibaren Roma ile Akdeniz'in etki alanı olarak paylaşılmasında, Kartaca ile Roma arasında ufak sürtüşmeler dışında pek fazla sorun yaşanmadı. Ancak M.Ö. 3. yüzyılda dengeler değişmeye başlamıştır. İtalya yarımadasında Yunan kent devletleri üzerinde kesin hakimiyet kuran Roma, Akdeniz ticaretinden payını artırmaya gitmek yolundadır artık.
Akdeniz üzerindeki etki alanları çekişmesi, Pön savaşları olarak tarihe geçecek bir dizi çatışmaya yol açmıştır. Sicilya'daki Yunan kolonileriyle Kartaca arasında çıkan çatışmada, Yunan kolonilerinin Roma'nın yardımını istemeleri üzerine 1. Pön Savaşları çıkmıştır. M.Ö. 265 yılında, ağırlıklı olarak deniz savaşlarıyla süren bu savaşlar M.Ö. 241 yılında Kartaca'nın barış istemesiyle sonuçlanmıştır.

 Bu yenilgiden sonra Kartaca İber yarımadası'na gözlerini dikmiştir. Kartaca, General Hamilcar Barca ve oğulları Hannibal ve Hasdrubal Barca İber yarımadasının neredeyse tümünü kontrol altına almıştır. Roma'nın elinde sadece Saguntum kenti kalmıştı. Gelişmeleri endişeyle izleyen ve Kartaca'yla yeni bir çatışmayı politik olarak gerekli gören Roma, M.Ö. 218 yılında, Kartaca ordularının Ebro nehrini geçmelerinin savaş durumu sayılacağını belirten bir girişimde bulunmuştur.
Bunun üzerine patlak veren 2. Pön Savaşlarında Hannibal kara ordusuyla İber yarımadasından kara yolunu kullanarak İtalya'ya ilerledi. 2. Pön Savaşları, Hannibal'in tarihin gördüğü en yetenekli komutanlardan sayılmasına neden olacak birbiri ardına kazanılan başarılarla sürdü. Ancak İtalya topraklarında kesin sonuçlu bir başarı sağlamayan Hannibal, Roma'nın M.Ö. 204 yılında Kartaca yakınlarına bir çıkartma yapması üzerine İtalya'dan ayrılmak zorunda kalmıştır. M.Ö. 203 yılında Zama savaşında Hannibal orduları Roma ordusu karşısında yenilgiye uğramış ve Kartaca, oldukça ağır barış koşullarını kabul etmiştir.

 Bu iki yenilgi sonrasında gücünden çok şey kaybetmiş olan Kartaca'ya karşı Roma'nın son darbesi, M.Ö. 149 yılında başlayan ve M.Ö. 146 yılında Kartaca kentinin tümüyle yakılıp yıkılmasıyla son bulan 3. Pön Savaşıdır.
Kartaca'da bugün görünür ve anlaşılabilir tek yapı İmparator Antoninus Pius dönemine tarihlenen hamamdır.




 Hamamın rekonstrüksiyon bir maketi yapılmış ve hemen hamama hakim bir tepede ziyaretçilere genel bir fikir vermesi bakımından sergileniyor.




Kartaca ören yerine aldığınız giriş bileti ile yaklaşık 1-2 kilometre mesafede ve tepede kurulmuş bulunan Kartaca müzesine de girme imkanınız var. Zaman sıkışıklığı ve müzenin kapanmak üzere olması nedeniyle hızlı bir şekilde müzeye yöneldik. Müzede, daha önce gazete haberlerinden ve internetten edindiğimiz bilgilerden, 6 ay için sergilenmekte olan "Kartaca Adamı" ile karşılaşacağımızdan kapanmasına 20-25 dakika kalan soluk soluğa müzeye ulaştık.

Yarın, Kartaca Adamı ile tanışacaksınız!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder