7 Şubat 2011 Pazartesi

NABEUL VE KELİBİA

Tunus gezimizin 3. ve son günü rotamız kuzey-kuzey batı istikametinde "Cap Bon" olarak adlandırılan İtalya'ya en yakın sahillerine doğru oldu. Sabah 8.30 dolaylarında başlayan yolculuğumuzda en büyük sorun, bugünün bayramın 1. günü olması. Bayramın özellikle 1. günü halka açık yerler, ören yerleri çarşılar neredeyse tamamiyle kapalı. Bu sebeple bazı noktalardaki gezilerimiz kısa ve yüzeysel olmak zorunda.
Hammamet'ten hemen kuzeye doğru çıkışımızda bir sonraki yerleşim NABEUL bölgesi. Burası Tunus'un en varlıklı kesiminin mal edindiği yazlık bölgesi.
Kamel'in ifadesiyle yolun deniz tarafındaki villaların değeri birkaç milyon DT civarında, yolun kara tarafından 400.000 DT civarından villa bulunabiliyor.
Yine bu bölgede Jacques Chirac ve İtalyan siyasetçi Bettino Craxi'nin villaları var imiş. Yolda bizi karşılayan güzel bina Nabeul Belediye Sarayı.
 Nabeul'dan sonra bölgede çok ünlü taş işçililik merkezi DAR CHAABANE var. Ancak atelyelerin tamamı kapalı olduğu için gezme şansımız olmadı. Yalnız bu yerleşimin hemen girişindeki bu taş anıt oldukça görkemli.

Daha sonra KORBA ve MENZEL TEMİME gibi küçük yerleşimlerden geçiliyor. Ancak fazla özellikleri bulunmayan bu yörelerde dikkati çeken, meydanlarda bulunan flamingo heykelleri, bazı meydanlarda da uzun kulaklı çöl farelerine ait heykeller var.
KELİBİA, bölgenin önemli bir balıkçılık kasabası. Kentin limanı Bizans döneminden beri kullanılıyormuş. Liman bayram sebebiyle kapalı olmasına rağmen, girişteki görevliler, kısa bir konuşmadan sonra limana bir süre girmemize izin verdiler. Hemen tepede birazdan gideceğimiz kale heynetle yükseliyor.

Kelibia kalesi yine bayram sebebiyle kapalı olduğundan içine girme imkanımız olmadı. Çevrede dolaşan bir görevli de bulamadığımızdan etrafını dolaşmakla yetindik.
Kalenin çepeçevre etrafı gezilebilecek hale getirilmek için çalışma var. Henüz tamamlanmamış. Bitmiş haliyle oldukça güzel bir dolaşma terası olacak
 Az önce limandan kaleye bakarken şimdi kaleden limanı izliyoruz.
Kale yıllar içinde defalarca onarım görmüş. Değişik taş işçiliği ve malzemeler sebebiyle tümünü surlardan izlemek mümkün.
 Giriş kapısında, kaleyi kısaca tanıtan Arapça ve Fransızca küçük bir levha var.
Bu ziyaretimizden sonra gezimizi burna doğru devam ettireceğiz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder